Ara Kararlar ve Kısa Kararlar İlamlı İcraya Konulamaz

Ara Kararlar ve Kısa Kararlar İlamlı İcraya Konulamaz - 139

ARA KARARLAR VE KISA KARARLAR İLAMLI TAKİBE KONULAMAZ

 

Bilindiği üzere ara kararlar genellikle dava sürecinin başlangıcında veya ortasında verilen geçici kararlar olup bu  kararlar, mahkemenin delil toplama, taraflar arasında uzlaşma sağlama veya davanın yönetimi gibi konuları içermektedir.

 

Kısa karar ise yargılamanın sonunda, son celsesinde verilen hüküm olup davanın sonucunu ifade eden karardır. Bu kararlar genellikle gerekçe içermeyip gerekçesi sonradan yazılan kararlardır. 

 

Mahkemelerce verilen gerekçeli kararlar İcra ve İflas Kanunu md. 68’de sayılan ilamlardan olduğundan belli bir belgeye dayalı olarak başlatılabilen icra takibini ifade eden ilamlı icraya konu edilebilmektedir.

 

Ancak kısa kararlar ve ara kararlar ilamlı icra takibine konulamazlar. Ara kararlar sadece ilamsız takibe konulabilirken kısa kararlar ise, ilamsız takibe de konulamazlar. Bu husus Yargıtay içtihadı ile de ortaya konmuş durumdadır.

 

Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin,, 2018/5604 E., 2019/2342 K. Sayılı ve 18/02/2019 Tarihli İlamına göre de;

 

“Ayrıca ara kararları İİK'nun 68. maddesindeki belgelerden olduğundan ve kararın bütününü ihtiva ettiğinden genel haciz yolu ile takibe konulması mümkün ise de, davanın sonunda verilen ve tefhim edilen kısa karar gerekçeli kararla bütünlük arz edeceğinden müstakilen ilamsız takip yolu ile veya ilamların icrası yolu ile müstakilen infaz edilemez.

Bu durumda Mahkemece takip tarihindeki durum ve dayanak belge nazara alınarak, ara karara dayalı olarak ilamların icrası yolu ile takip başlatılmayacağı ve icra emri gönderilemeyeceği yönündeki borçlu şikayetinin kabulü ile, icra emrinin iptaline karar verilmesi yerine, yazılı gerekçeyle reddi yönünde hüküm kurulması isabetsizdir.”

 

 

İçeriklerimiz

Adres
BALGAT MAH. DOKTOR SADIK AHMET CADDESİ KREŞ APT. NO:49/1 ÇANKAYA ANKARA

İletişim Formu

YASAL UYARI

Bu sitede bulunan her türlü bilgi, yazı ve yapılan açıklamalar 1136 sayılı Avukatlık Kanunu ve Türkiye Barolar Birliği’nin meslek kuralları bağlamında bilgilendirme amaçlı olup reklam amacı taşımaz. Bu nedenle, haksız rekabet yaratıldığı şeklinde yorumlanmamalıdır. Ziyaretçiler ve Müvekkillerin, Sitede yayımda olan bilgiler nedeniyle zarara uğradıkları iddiası bakımından Hukuk Büromuz herhangi bir sorumluluk kabul etmemektedir.