Mahrumiyet Tazminatı İçin İkame Araç Kullanımı Şart Mı?

Mahrumiyet Tazminatı İçin İkame Araç Kullanımı Şart Mı? - 142

MAHRUMİYET TAZMİNATI İÇİN İKAME ARAÇ KULLANIMI ŞART MI?

Araç mahrumiyet bedeli; trafik kazası veya haksız fiil neticesinde aracı kullanılamaz hale gelen kusursuz veya tamamıyla kusurlu olmayan tarafın, aracın tamiri süresince aracını kullanamayarak uğradığı zararın tazmini için kusurlu karşı taraftan talep edebileceği bir tazminat bedelidir. Yargıtay’a göre de araç mahrumiyet bedeli hasar gören araç sahibinin ihtiyaçları için aracını kullanamamaktan doğan süre içerisinde aynı niteliklere sahip bir ikame araç için ödenmesi gereken bedeldir.

 

Trafik kazası veya haksız fiil neticesinde aracı kullanılamaz hale gelen kusursuz tarafın aracı kullanamamaktan doğan zararının tazmin edilmesini sağlamaktır. Yani kusursuz tarafın uğradığı zararın sorumluluğunun kusurlu tarafa bırakılmasıdır.

 

Trafik kazası neticesinde araç mahrumiyet bedeli talep edebilmek için birtakım şartların varlığı gerekir;

  • Araç kullanılamaz hale gelmiş, tamir için servise bırakılması gereken bir durumda olmalıdır.
  • Talep edecek olan tarafın kusursuz ya da tamamen kusurlu olmaması gerekir.
  • Araç onarım süresinin makul bir süre olması belirlenirken hakkaniyetli davranılması gerekir.Aracın kullanılamayacak hale gelmesi, pert olması, halinde emsal nitelikte yeni bir araç alınabilmesi için gerekli süredir.

 

Araç mahrumiyet bedeli tazminatı talebi için ikame araç/kiralık araç kullanılmış olması ve buna ilişkin bir belge sunulması zorunlu mudur?

 

Yargıtay’a göre trafik kazası sonucu aracında hasar oluşan kişi, aracın tamir süresi boyunca ikame araç kiraladığına ilişkin belgeler sunmasa dahi, mahkeme TBK md. 50 gereği bu zararı belirleyip, buna göre hüküm kurmalıdır. 

 

Türk Borçlar Kanunu md. 50 hükmüne göre ise;

II. Zararın ve kusurun ispatı 

MADDE 50- Zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altındadır. Uğranılan zararın miktarı tam olarak ispat edilemiyorsa hâkim, olayların olağan akışını ve zarar görenin aldığı önlemleri göz önünde tutarak, zararın miktarını hakkaniyete uygun olarak belirler.”

 

Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin  2021/26777 E. 2022/11236 K. sayılı ilamına göre;

“Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.

Davacı vekili, meydana gelen kazada davacıya ait aracın hasarlandığını, aracın onarım süresince aracından mahrum kaldığını açıklayıp diğer taleplerinin yanında araç mahrumiyet bedelinin de tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

Kural olarak haksız fiilden kaynaklanan tazminat davalarında gerçek zarar ilkesi geçerlidir. Zarar gören ancak haksız fiil sebebiyle uğradığı gerçek zararını haksız fiil sorumlularından isteyebilir. Olay tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 50’nci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca davacı tarafından araç kiraladığına dair belge veya ödeme belgeleri sunulmasa da hakim zararı belirleyebilir. Bu durumda mahkemece, davacı aracında oluşan hasarın niteliğine göre makul tamir süresinin belirlenmesi, ihtiyaçları için aracı kullanamamaktan doğan ve bu süre içinde davacının (ikame araç) ödemesi gereken bedelin ne olacağı konularında alınan bilirkişi raporuna göre davacının araç mahrumiyet bedeli talebinin kabulüne karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile davacının bu talebini objektif kriter ve delillerle ispatlayamadığı gerekçesiyle reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.”

 

→ Araç mahrumiyet bedeli tazminatına ile ilgili detaylı bilgi için “ARAÇ MAHRUMİYET BEDELİ NEDİR? NASIL ALINIR?” isimli makalemize buraya tıklayarak erişebilirsiniz.

 

 

İçeriklerimiz

Adres
BALGAT MAH. DOKTOR SADIK AHMET CADDESİ KREŞ APT. NO:49/1 ÇANKAYA ANKARA

İletişim Formu

YASAL UYARI

Bu sitede bulunan her türlü bilgi, yazı ve yapılan açıklamalar 1136 sayılı Avukatlık Kanunu ve Türkiye Barolar Birliği’nin meslek kuralları bağlamında bilgilendirme amaçlı olup reklam amacı taşımaz. Bu nedenle, haksız rekabet yaratıldığı şeklinde yorumlanmamalıdır. Ziyaretçiler ve Müvekkillerin, Sitede yayımda olan bilgiler nedeniyle zarara uğradıkları iddiası bakımından Hukuk Büromuz herhangi bir sorumluluk kabul etmemektedir.